Hayat, birçok insan için farklı anlamlar taşırken, bazıları içinse tutkulu bir yolculuk olarak devam eder. Türkiye'nin renkli karakterlerinden biri olan 81 yaşındaki Erhan amca, bu gerçekliğin canlı bir örneği. Yıllar boyunca mesleğini büyük bir özveriyle icra eden Erhan amca, artık emeklilik dönemine girmesine rağmen işine olan bağlılığını sürdürüyor. "Bu benim için artık bir keyif işi," diyor. Bu sözler, mesleğinin sadece bir gelir kaynağı olmadığını, aynı zamanda onun için bir yaşam tarzı haline geldiğini gösteriyor.
Erhan amca, genç yaşlarından itibaren çalışmaya başladı. İlk kez 20 yaşında bir dükkan açmış ve o günden beri ticaretin içinde olmuştur. Meslek yaşamı boyunca birçok zorlukla karşılaşmış, ekonomik dalgalanmalara, pazarın değişimine ayak uydurmuş ve binlerce insanla tanışmıştır. "İşime olan sevgim hiçbir zaman azalmadı. Her müşterimle ayrı bir bağ kurmaya çalıştım," diyor. Bu yaklaşımı, onu mesleğinde farklı ve başarılı kılan unsurların başında geliyor. Her gün dükkanını açtığında, hayata yeni bir başlangıçla karşılıyor gibi hissediyor.
Erhan amca, emeklilik yaşına gelmesine rağmen, işini bırakmamanın sırlarını şöyle özetliyor: "Ben burada çalışmaktan keyif alıyorum. Eğer bir şey yapıyorsanız, onu seviyor olmanız gerekiyor." Böylesi bir motivasyon, onun genç yaşta ruhunu taze tutmasına yardımcı oluyor. Her sabah dükkanını açan Erhan amca, sadece iş yapmıyor; aynı zamanda müşterileriyle sohbet ediyor, onlarla dertleşiyor ve günlük hayatta unuttuğumuz insan ilişkilerinin önemini bir kez daha hatırlatıyor. Bu durum, aslında onun için yaşamış olduğu birçok deneyimi genç nesillere aktarmanın bir yolu. “Günümüz gençleri için çalışmanın sadece para kazanmak olmadığını göstermek istiyorum,” diyor. İşini sadece bir meslek değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi olarak gördüğünden, her gün dükkanına gülümseyerek geliyor.
Erhan amca'nın hikayesi, işini sadece bir kazanç kaynağı olarak görenlere ilham verecek nitelikte. Birçok kişi, emeklilik döneminde konforlu bir yaşam sürmek için çalışma hayatını geride bırakırken, Erhan amca tam tersini seçti. Onun hikayesinin arkasında yatan motivasyon, yaşına rağmen hayata karşı duyduğu sevgi ve tutkulu bir çalışma azmi. Bu özellikleri, onu yalnızca bir iş insanı değil, aynı zamanda genç nesillere örnek teşkil eden bir mentor konumuna da getiriyor.
Erhan amca, gençlere çalışmanın, kazanç sağlamanın dışında önemli sosyal boyutları olduğunun altını çiziyor. "İnsan ilişkileri zenginliğin temelidir," diyor. Emeklilik dönemine gelmiş biri olarak, işini sürdürmesinin sadece finansal kazançla ilgili olmadığını, aynı zamanda topluma hizmet etme ve insanlarla bağlantı kurma arzusu olduğunu vurguluyor. Bu noktada, yaşının yalnızca bir sayı olduğunu vurgulayan Erhan amca, yaşının getirdiği deneyimleri yeni nesille paylaşmanın mutluluğunu yaşıyor.
Her ne kadar yaş ilerlese de, Erhan amca gençlerle olan etkileşiminde bir farklılık yaratıyor. Onlarla sohbet ederken gözlerindeki enerji ve yaşam dolu bakışları dikkat çekiyor. Altyapılarını oluşturduğu işinin sadece para kazanmak için olmadığını anlatırken, gerçek bir dost gibi dinliyor ve her bir genç ile samimi bir bağ kuruyor. Bu bağlamda, Erhan amca’nın hayat hikayesi ve işine olan tutkusu, birçok gence ilham kaynağı olabilecek bir örnek oluşturmaktadır.
Sonuç olarak, 81 yaşındaki Erhan amca, işine olan sevgisi ve insan ilişkilerine verdiği önemi vurgulayarak, emeklilik döneminin monoton bir yaşama dönüşmediğini gösteriyor. Aksine, bir yaşam tarzı haline gelen çalışma azmi, ona her gün yeni bir heyecan katıyor. Erhan amca'nın yaşamı, sadece iş hayatındaki başarılarıyla değil, aynı zamanda yaşlılık döneminde bile hayata duyduğu tutku ile de dikkat çekiyor. Bu, hayatta neyin gerçekten önemli olduğunu hatırlamamıza yardımcı olan bir hikaye: Sevgiyle yapılan her iş, zamanla bir keyif haline dönüşebilir. Erhan amca'nın hayatına duyduğu saygı, toplumun daha yaşlı bireylerine nasıl bir değer vermesi gerektiği konusunda da önemli bir mesaj taşıyor.