Sanayi sektörü, uzun yıllardır erkek ağırlıklı bir alan olarak görülse de, bu algıyı yıkan cesur kadınlar her geçen gün artıyor. İşte tam da bu noktada, sanayinin tek kadın çalışanı Melike Hanım’ın hikayesi dinleyenleri büyülüyor. Genç yaşına rağmen gösterdiği azim ve kararlılık ile sanayide fark yaratan Melike Hanım, ağabeyinin izinden giderek forklift servisinde çıraklık yapmaya başladı. Bu haber ile hem Melike Hanım'ın hikayesini, hem de kadınların sanayi alanındaki yerini daha yakından tanıma şansı bulacağız.
Melike Hanım, 24 yaşında ve sanayi sektöründe çalışan tek kadın. İlk olarak ailesinin işlerine yardımcı olmak için sanayi alanına adım atan Melike, zamanla forklift kullanımına olan ilgisini keşfetti. Ağabeyinin forklift operatörü olması, Melike’nin bu alana yönelmesinde büyük bir etken oldu. Sanayiye duyduğu sevgi ve ağabeyine olan hayranlığı, onu daha da motive etti. Aslında herkesin gözünde yalnızca bir çırak olarak başlayan bu yolculuk, Melike Hanım için bir hayalin gerçeğe dönüşmesiydi.
Forklift eğitimi alabilmek için hem fiziki hem de zihinsel olarak hazırlık yapan Melike, ilk başlarda zorluklar ile karşılaştı. Ancak bu zorluklar, onun kararlılığını artırmaktan başka bir işe yaramadı. “İlk günlerde forklift kullanmak çok zor geldi ama zamanla sevdim ve başardım. Şu an, sadece bu işi yaparkenki zevki bilmekle kalmıyor, aynı zamanda iş arkadaşlarımın da desteğini alıyorum” diyor Melike. Kaşkolu ve başındaki koruyucu kaskıyla sahada görünmek, ona bir özgüven ve güç veriyor.
Melike Hanım’ın hikayesi, sadece kendi hikayesiyle sınırlı kalmıyor. O, birçok kadına ilham veren bir figür haline geldi. Günümüzde sanayi sektöründe çalışan kadın sayısında artış gözlemleniyor. Ancak hala, bu sayı beklenenin çok altında. Melike, “Kadınların sanayide yer alması gerektiğini düşünüyorum. Biz de her şeyi başarabiliriz” diyerek, diğer kadınlara cesaret vermek için çaba harcıyor. Kendi gibi kadınların bu sektörde yer alabilmesi için seminerler düzenleyerek farkındalık yaratmayı hedefliyor.
Bunu yanı sıra, sanayi alanında çalışmanın getirdiği farklı deneyimleri paylaşarak toplumun bakış açısını değiştirmeye çalışıyor. Melike, sanayiye girmeden önce belli tabuların var olduğunu, zamanla bu tabuların yıkıldığını ve kendisi gibi kadınların sanayiye adım atmaları için örnek olabileceğini düşünüyor. Melike’nin hikayesi, cesaretin ve azmin sembolü haline geldi. Ona göre, kadınlar mevcut engelleri aşarak, yalnızca sanayi değil, her alanda başarıya ulaşabilirler.
Sonuç olarak, Melike Hanım, sanayi sektörü adına bir umut ışığı. Onun azmi ve kararlılığı, birçok kadına ilham kaynağı olmaya devam edecek. Melike, sadece forklift kullanmakla kalmıyor; aynı zamanda güçlü bir kadın kimliği olarak sanayinin gelişimine katkı sağlamaktadır. Ülkemizdeki kadın istihdamının artması adına, Melike gibi kadınların hikayelerine daha fazla yer verilmesi gerektiği aşikar. Umuyoruz ki bu tür hikayeler, daha fazla kadının cesaretlenmesine ve kendi hayallerinin peşinden koşmasına vesile olur.